5 Eylül 2012 Çarşamba

honda varadero -2-

evet millet somut verilere dayalı olmayan sadece kendi düşüncelerim ve görüşlerime ilişkin honda varadero test yazıma devam ediyorum amacım kimsenin moptoruna bok atmak falan değil o yüzden utanmaca sıkılmaca gücenmece olmasın lütfen ayrıca olumsuz(!) mailler yzan arkadaşlar benim görüşümdür sizi zerre alakadar etmez okumayın kardeşim...

aralarda ezilme üzerime kamyon çıkması gibi küçük tehlikeleri atlattıktan sonra ipsala sınır kapısı üzerinden çıkış yapıp yunanistana hayırlısıyla giriş yapmış oluyorum yolları sormayın nedense bana pek bi türkiyeyi anımsattı ama olsun enduro bu sonuçta kaymak asfalt gerekmiyor ki gitmek için değil mi ??
Yalnız bütün avrupa kıtası gibi yunanistanında sevdiğim bir tarafı var benzin fiyatları, ee malum benzin olmuş 4,3xx lira burda 1.99 euro litresi şaka gibi değil mi ??
neyse yardır yardır gitmeye başlıyorum sahil kesimlerinden, ne yalan söyleyeyim yunanistanda değilde sanki çeşmenin ıldırı ksabasındaki yazlık evimize gider gibi oluyorum bildiğim yabancılık çekmiyorum açıkçası buradalrada pek eğlenceli şeyler olmuyor yardır yardır git aralarda benzin al mola ver dinlen dur gibi iğrenç bir rutinle aralarda fotoğraf falanda çekip yerimi ayırttığım kavala ilindeki deniz kıyısındaki terra kampinge haşat olmuş bir vaziyette giriyorum. Ha bu arada entegre frenin hakkını yemeyim 3 kere ciddi anlamda arkadan arabalara çarpma ihtimalimi engelledi sanırım hızı biraz düşürmek gerek ama ne yapayım alet hızlı gitmek istiyo vallahi benim bir suçum yok ;)

ertesi gün 10da 2 saat gecikmeyle kampingden çıkıp igoumenitsa limanına doğru yola çıkıyorum sormayın ahali fena yusuflardayım malum 1 motosiklet ve minicik bi kamaraya 350 küsür euro bayıldık o gemiyi kaçırırsam küserim oynamam vallahi :D işte varaderonun farkı burda ortaya çıkıyor abi bu alet gerçekten rahat sadece yol yapmak için tasarlanmış, sadece benzin alırken 15 küsür dakika ihtiyac molası verip dinleniyorum aksam 8deki gemi saati yaklaştıkça adrenalin seviyeside bir tavan yapıyor ki sormayın gitsin neyse çok şükür saat 19.20de limana varıp rezerve ettiğim biletimi alıp derin bi oh çekip denize karşı puromu yakıyorum, tabi o kadar yol geldik üzerimde bi yorgunluk var ama nasıl desem bir sportf motosikletle izmirden çıkıp antalyaya gitmişim gibi değil her tarafım ağrımıyor sadece güzel ve yoğun geçen günün ardından kendini koltuğa atmadan önceki hal gibi :D
neyse gemiye girdik motorumuzu bağladık topcaseimizi sırt çantamızı yanımıza aldık kamaradaki ziyafet ve sonrasında uykuya doğru yelken açıyoruz..

neyse sabah olmuş uyanmışız ancona limanına yaklaşıyoruz  biraz in bin seansları var allahıma bin şükür önce motorları indiricekler sonunda insan gibi değer gördüğümüz bir ülke :)
gemiden çıkış gümrük cart curt gibi olayları hallettikten sonra italyan otoyollarına attık kendimizi tam ancona şehir merkezinden çıkıp otobana gireli 20 km falan olmuştu yeni yeni gaz açmaya başlamıştım ki aynalarda parlayan tepe lambalarını gördüm, italyan polisi !!

tam aha sıçtık demiştim heralde hızlı gittik dünya kadar cezayı kitlicekler derken ingilizce tarzanca falan ortaya karıştırdığımız salak saçma bir dilden sonra vinyet denilen ve italyada otoyollara çıkmadan önce alınan bir nevi otoyola giriş izini gibi bir şeyin eksik olduğunu öğrendim sağolsun italyanlar o kadar misafirperver ki 170 euroya bana bir tane hediye ettiler(tabi karşılığında çok hayır duamı aldı deyyuslar !!) bide hızdan ihtarı yiyince gazım bir geçti ki sormayın böyle pek mülayim 90ı pek geçmeyen bir insan oldum sonradan benzin almaya girdiğim benzinlikte vinyetlerin satıldığını gördüm şaka gibi 5 euro.. 5 euro ne lan şimdi ödedğim o kadar para vinyete mi gitti cezaya mı yoksa polislere çorba parası mı oldu, çorba parasıysa boğazınızda kalır zehir zıkkım olur inş siz siz olun böyle küçük kurallara dikkat edin sonra benim düştüğüm duruma düşmeyin...
arada otoyollar köy yolları şehir merkezleri falan derken oğlumuz baya iyi iş çıkarıyo hani az biraz daha hafif olsa şaftlı olsa biraz daha azıcık benzin tüketse vallahide alırım billahide alırım ben bu koca oğlanı şaka maka önceden kullanmayı çok istemiştim ama bi türlü kısmet olmamıştı sonrada şaftlı motosiklet kullanınca elit olduk ya amkzincirle uğraşılır mı yeaa nidaları eşliğinde hep bi hor görmüştüm varaderoları ama fena göt etti beni helal olsun sana oğluşum :D
Klasik muhabbetlere geri dönelim kullandığımız arkadaş otobanda biraz ekonomik oldu 6 vites ve düşük devirde hesapladığım 6,5 litreye kadar düşürdüm tüketimi ee 100 küsür beygir o kadar yan üst çantalar bide benim gibi bi basmaya meraklı ayı yavrusu eklenince gayet makul bi tüketim yaptı bence alınır bu alet tabi ben yeni kesşettim ya üretimden kaldırılır şimdi :/
Ha bu arada pek torkluyuz yüksek viteste gaza asılıncada hafif bi nazlanmadan sonra hızlanmaya başlıyoruz, tabi hızlanmak dediysek bi fireblade aklınıza gelmesin kendi klasmanına yüküne göre hızlanma malum çantalar motorun gövde boyutu falan yelken gibi. Yelken demiştim dimi milanoya 200 km falan kala baya bir rüzgar çıktı bir o yana bir bu yana savrulan şaşkın gibiydim tabi ben kendimi savruluyo saıyorum ya önüme şansıma bir ducati 996 geldi allahım sanırım aşık oldum !! neyse kendime gelip ağzımın suyunu siliyorum ben savrulduğumu sanırken önimdeki arkadaş sağ tarafta giderken gelen ani bi yanal rüzgarla diğer şeride geçti bende kendimi savruluyor sanıyodum ferin oğlum sonunda ağırlığın bi işe yaradı...:)
geldik milanoyada minik bi sıkıntı var trafik çok fena gerçekten trafilte bir fille dolaşmak nasıl olacakmış anlamak üzereyim, aralardan geçemiyorum, hızlı gidemiyorum, hava sıcak, alet ağır ee ne anladım ben bu işten bide bilmediğim bi şehirde bozulan bir navigasyon cihazıyla yol bulmaya çalışıyorum, allahtan bir polis halime acıdıda yanıma bir turist polisi verdide gideceğim yeri buldum yoksa hala trafikte turluyodum bu şehir gerçekten karışık.
millet şimdilik benden bu kadar biliyorum 2. kısım biraz gezi yazsısı gibi oldu ama idare edin artık arada yazım imla hataları olabilir kusuruma bakmazsınız artık hadi kalın sağlıcakla... :D

ha bu arada touratech sis lambaları ve osram brightlightlarla varaderonun aydınlatma sistemi çok iyi benden 10 puanı aldı allah sahibine bağışlasın tosunu :)

3 Eylül 2012 Pazartesi

honda varadero

evet millet eski blogumun kuzenimin sağlam bi salaklığı sebebiyle silinmesi gibi bi faciadan sonra tekrardan sizinleyim=) umarım önceki 2 italya gezimi yunanistan iran bulgaristan ve türkiye içerisinde yaptığım bir dünya yolu ve yaptığım motor testlerini ve onlara ilişkin görüşlerimi tekrardan okumayı istemezsiniz :/
bugün hakkıında yazacağım motosiklet 2011 model ortağımın uzun yol yapmam için italyadan bana kargoyla göndermiş olduğu bir honda varadero (evet yanlış okumadınız kargoyla geldi :D )
şimdi gelelim her test yazısının olmazsa olmazı teknik özelliklere;
TEKNİK ÖZELLİKLER 


Motor: 90 derece V-2 silindirli, likit sogutmalı, DOHC, 8 supaplı 
Yakıt sistemi: PGM-FI elektronik yakıt enjeksiyonu 
Çap: 98.0 mm 
Strok: 66.0 mm 
Max Güç: 94 HP @ 8.000 RPM 
Max Tork: 98 NM @ 6000 RPM 
Silindir hacmi: 996 cc 
Çalıştırma: Elektrikli marş 
Kavrama sistemi: Islak, çoklu disk. 
Aktarma sistemi: Zincir 
Vites kutusu: 6 ileri vites 
Vites oranları: 
1. : 2,57 
2. : 1,68 
3. : 1,29 
4. : 1,10 
5. : 0,96
6. : 0,85 
Kaster açısı: 27º 30’ 
Akü: 12V 18 Ah 
Ön lastik: 110/80R 19 
Arka lastik: 150/70R 17 
Ön fren: Üç piston kaliperle donatılmış 296 mm çapında çift disk. 
Arka fren: Üç piston kaliperle donatılmış 256 mm çapında tek disk. 
Uzunluk: 2,290 mm 
Genişlik: 924 mm 
Yükseklik: 1,509 mm 
Aks aralığı: 1,559 mm 
Yerden yükseklik: 180 mm 
Kuru ağırlık: 241 Kg 
Yakıt deposu: 25 litre



hehehehh pek bi yakışıklıyız dimi :D

Eveet malum ilk kez varaderoyu kullanıyorum önceki kullandığım endurolar sırasıyla honda transalp, honda africa twin, bmw r1150 gs adventure, ktm 950 adventure ve sonra nasıl olduğunu anlamadığım bir şekilde ktm 640 adventure , sonradanda bmw r1200 gs ve kendimin olan bmw f800 gs ile sanırım sportif motosikletten çok enduro kullanmışım :). Aslında varadero ve caponordu severim ve birbirlerine çok benzediklerini düşünüyorum her ne kadar çevremdekiler senin gözlerin iyice bozulmuş deselerde bence öyle ayrıca size ne lan zevk benim zevkim değil mi ?? allah allah bak yine sinirlendim...

Neyse konumuzun çok dışına çıkmayalım, varaderoyu izmirden ipsala kadar Türkiye içinde yunanistandan da italyaya gemiyle geçişimden sonra italyada tabiri caizse test etme imkanım oldu. Gerçektende dedikleri gibi varaderoyu ya gerçekten seversin yada cidden nefret edermişssiniz ben bu gezimde bu duyguların ikisinide yaşadım. Tamam kabul ediyorum gerçekten yakışıklı bir makine ama asfalt endurosu olmaktan öteye geçemiyor nedenlerine gelincede;

1- fil ölüsümü dersiniz eşek ölüsü mü dersiniz beton mu dersiniz ne dersiniz bilemem ama bu meret cidden ağır kuru 241 kg ağırlığın üzerine 25 litre benzin yağ soğutma sıvıları yan çantalar ve benim kıllığımdan kaynaklanan 5 litre yedek benzinide ekledğimizde bu alet cidden ağır.

2- Ne biçim enduro lan bu jantları tel jant değil !!!111!!!1!1!1!!1
ya abicim enduro dediğin tel jantlı olur araziye girersin jant eğilir gider düzelttirir biner gidersin bu ne len bi yere çarpsak allah korusun jantlar pert olcak tee allaım yaa....

3- yanlardaki çift taraflı radyatörler; aslında soğutması falan güzel bence ama allah korusun bir yan yatma durumunda radyatörlerin halini düşünmek bile istemiyorum... 

eveett güzelim motoru kendimce yerden yere vurduktan sonra şimdi gelelim eğlenceli yönlerine;

İzmir, çanakkale, lüleburgaz ve edirnede daha çok şehir içinde kullandım motosikleti tam anlamıyla bir at gibi dursada o allahın belası ağırlığı ile affınıza sığınıyorum ama tam anlamıyla ağzıma sıçtı egzozları artçılarımın ellerini pişirdi (motorun orjinal egzozları üzerinde değil leo vince in modelini bilmediğim 2 adet susturucusu var üzerinde). Şehir içinde 100 kmde 11 küsür litre yedi ama sesiyle heybetiyle çoğu kafayı hendine baktırmayı bildi oğlum benim (he tabi oğlum dicem böyle kız mı olur kazulet gibi :) ).

Bmwnin pratikliğine alışmış olan motorcu bozuntusu kişi yan çantaları takarken biraz zorlandı ne yalan söyleyeyim malum onlarda kaydırıp hemen takılıyo bunda kaydır sabitle vidala arka tekerleğin ordan geçen sabit tutan demiri falan tak uzun iş oldu cidden ama başardım bakalım çaktırmadan nasıl sökeceğim :D.  

Ama yiğidi öldürüp hakkını yememek gerek cidden bu arkadaşın yapılış amacı uzun yol ne zaman hızımız 50 km geçti alet böyle bi hafifledi bi kolay yönlendirilebilir oldu sormayın gitsin şaşırdım vallahi.. Düz yolda ağırlıktan dolayı tam anlamıyla bir tank mübarek göstergeler tam sevdiğim tip 2 tane analog gösterge zaten endurodada olması gereken o bence bide hararet göstergesinin sol tarafında aynı onun gibi bir benzin göstergesi olsa yedek depo lambasının yanında yemede yanında yat olucaktı ama olsun kadı kızında bile o kadar kusur olur değil mi,

Uzun yolda otobanda duble yollarda iyi demiştim değil mi ? evet gerçekten iyi gerek geniş gidonu gerek yüksek ön camı rüzgar koruması falan tam benlikmiş yerim ki ben bunuu :)

Ama yine bi sıkıntı var frenler!!!
Malum yolumun üstü giderken uğramamak ayıp olurdu Lüleburgazın ahmetbey kasabasında annemin  dayısı ailesi torunları falan var, sizin anlayacağınız ailenin kallavi bir bölümüde orada oradaki zorunlu 2 günlük ziyaretimin 2. gününde sıkılmam dolayısıyla biraz çıkayım motorla turlayım hemde şekil olurum yeaa:p nidaları eşliğinde ortalıkta saldım çayıra mevlam kayıra tarzı deli danalar gibi dolanmaya başladım o yoldan girip oradan çıkıyordum ki bi baktım yol baya bi bozuldu hadi dedim iyisin varadero aslansın kaplansın yaparsın girdim o bozuk yola yine herşey iyi gidiyorken ktm 640 adv. zamanlarım aklıma geldi ve şeytanla anlaşmayı o saniye yapmış oldum fil ölüsüyle arazi!!

hepsi bu yavşak şeytanın yüzünden arkadaş hay girmez olaydım o araziye bildiğin allah belamı verdi lastikler asfalt için amortisörler araziye uygun değil sözde absyi kapattığımı sandım ama aslında kapanmıyomuş mendebur hadi onuda geçtim asfaltta çok iyi iş yapan integral fren sistemi arazide bir sıçtı bir sıçtı ki somayın.. Japo mühendisçiklerim çekik gözlülerim tamam birbirine entegre 2 fren abs falan iyi iş yapmışsınız aferin dersinize iyi çalışmışınız ama sadece yarısına ulan arazide entegre fren yüzünden  kaç kere düşme tehilkesi atlattığımı sayamadım keza absde öyle ulan 260+ küsür kiloddaki motoru kaygan arazide dumayan tekerlerle asfalt lastiklerle nasıl durdurayım sihirbaz mıyım ben amk??

Neyse çok şükür yine ölmedik düz yollara asfaltımıza geri döndük ama arada göz ucuylada araziye bakar olduk ama uzak bir hayal olarak kaldı öyle.. :(

Bu arada birileri bana bu motor ekonomik iyi yol yapar demişlerdi sizede laflar hazırladım ulan böyle yakıt tüketimimi olur ş.içi 11 ş.dışı 9 litre ağzıma sıçtınız lan 200kmde bir depo dolduruyorum bi türkiyeye döneyimde ben size yapacaklarımı bilirim..

neyse gençler şimdilik kalın sağlıcakla bu varaderoyla ilgili yazımın ilk bölümüydü büyük bi ihtimal yarın yunanistanda yaşadıklarım abs beyni arızası  italyaya geçişim ve mutlu son ortağım ve ailesiyle milanodaki servislerine gidişimi yazacağım:)

PS: belkide yarın yazmam kafama bağlı biraz toparlamam lazım